79/30/01 KAPLUMBAĞLAR

KAPLUMBAĞLAR / FAKİR BAYKURT
 Fakir Baykurt sevdiğim yazarlar arasında.Son kitabı Eşekli Kütüphaneci kitabıyla başladım yılanların öcü ve onuncu köyle devam eden seriye Kaplumbağlarıda eklemiş bulunuyorum.
    Eser 1962 yıllarında bir Anadolu köyünde geçen hazine arazisine köylülerin öğretmen eşliğinde bağ dikmesiyle başlıyor. Bunla beraber her şey bereketli güzel şeyler oluyor gibi gözükse de ülkemizin garip devlet işleyici malesef ki herşeyin mahvolmasına sebep oluyor. 
    Fakir köylü yanlızca ekin ekiyor çünki toprakları kurak hiçbir şey yetişmiyor. Eğitmen boş araziyi belleyip tav edelim ve üzüm dikelim hep başka köylerde var biz bakıyoruz bizde dikelim yapalım faydalanalım diyor. Daha önce eğitim aldığı yerde öğretmişler eğitmene tabi ki. Köylü başlıyor toprağı ekilir hale getirmeye imece usulü ile 120 dönüm 60 hane 2 dönüm haninde de paylaşıyorlar. Fakat hazine arazisi olduğunu 5 yıl sonra anlıyorlar ve devlet el koyuyor. Resmi yazişmalar vs ne yaptılarsa kanun buna izin vermiyor. Devletten satın alabiliyorlar ama 650 lira ve kimsenin parası yok. Şu çıkmaza bakarmısınız emeklere mi üzülsünler devletin yaptığına mı?
    Yazarın en sevdiğim kitaplarında önem vererek vurguladığı köy entitülerine burada da az da olsa vurguluyor. O kadar faydalı bir şeymiş ki fakat cahil halk bunu elleriyle mahvetmişler aslında ayaklarına sıkmışlar. Atatürk ne büyük insansın sen her şeyi en baştan görmüşsün.
    Kaplumbağlar asıl adını nasıl alıyor. Abbas emmi var 70 yaşında bir köylü 6 yıl o bağın gönüllü bekçiliğini yaptı. Tabi taşlık kurak yer kaplumbağlar çok olur hele birde bağ varsa daha fazla. Bu bağ devlete kalınca bırakıyor bekciğili dolayısıylada bağı kaplumbağlar basıyor yumurtaları falan cıkıyor bağı talan ediyorlar tabi köylünün hayvanları da bağda hiç bişey kalmıyor devlete de bişey bırakmıyorlar tabi, bağzı idareciler bunu görünce hayallleri yıkılıyor tabi :)

ALINTILAR;

Her köye bir eğitmen, öğretmen yollayabildik mi, Türk'ün düşmanları fesatlığından çatlaya- cak! Hem de sadece A'yı, B'yi değil, işi gücü, hak sormayı, hak almayı belletecek eğitmenler! Köylerin düşüncesini açacak, uyandıracak. O zaman milletin yüzüne kan, dizine can gelecek.." syf 51

"Köylünün uyanmasından korktular da, eğitmenlere, öğretmen- lere düşman oldular. Halbuysam köylünün uyanmasından kime ne zarar gelir? Köylü uyanırsa, yurda sahip olacak! Kötü bir iş mi?" Syf 52

"Sadece senin torunu değil, sadece benim dölleri değil, köyün bütün döllerini okutalım o zaman Abbas emmi! Okutalım ki, içlerin- den kafalı adamlar çıkıp bize sahip olsun!" Syf 52

Yorumlar

Popüler Yayınlar

Okuduğum kitapların, istatistiklerini ve incelemelerini bulacağınız şirin bir blog oluşturma gayretindeyim...